17 Mayıs 2009 Pazar

Herkesin aklı kendine...

Kafam acayip dolu sevgiliş askerde olunca vakit geçmiyor, kendimi oyalayamıyorum. Annem henüz ayağını yere basamadığı için ev işi, yemek, misafir gibi şeylerle günüm geçiyor desemde içim daralmaktan vazgeçmiyor. Merak ediyorum acaba evlenmeden önce herkes benim kadar kafası karışık, stres dolu günler geçirdi mi yoksa ben mi psikopatım?!?!? Düğün zamanı yapılacak olan işleri konuştuğumuzda sakin olamıyorum hemen parlıyorum sanki herşey benim kontrolümün dışında ve başkalarının istediği gibi olacakmış gibi geliyor. Öyle kesin vurgular yapıyorlarki birşey planlarken gün bizim değilde onların günüymüş biz sadece misafirmişiz gibi hissediyorum. Daha önümde aylar var ama şimdiden çok gerginim. Kendi kendime eksiklerimi tamamlayım istiyorum ama ne alınıp verilecek kalan eksikler neler çıkarabilmek için annemin iyi olmasını bekliyorum; çünkü geçmiş zamanda alınıp bir kenarda saklananların ortaya dökülüp liste çıkarılması için annemin kendini toplamış olması gerekiyor. Bugün sabah sabah düğün konusunda gerildik :( sevgilişin ailesi eşyalarımız konusunda gerekeni yaptıkları için düğün organizasyonunu yüklenmek sevgilişe kaldı. Bizimkiler her normal aile gibi borçsuz bir evlilik yapmamızı istedikleri için düğünü gereksiz bir ayrıntı olarak düşünüyorlar fakat sevgiliş ve ailesi açısından da bu organizasyon çok önemli arada kaldım resmen. Eninde sonunda bu düğün yapılacak ve az ya da çok bir masrafın altına girilecek... Ama kaçınılmaz bir masraf olduğu halde her konusu açıldığında ben bu detayları istekleri aileme anlatıp onları ikna etmeye çalışıyorum. Daha bir sürü zaman varken böyle işin içinden çıkamıyorsak asıl gün geldiğinde neler olacak çok merak ediyorum. Allahım sen yardımcı ol lütfen... Herşeyin orta yolunu bulmak açısından her iki aileninde isteklerini göz önünde bulundurarak, çok abartıya kaçmadan, insanları mutlu edecek düzeyde bir organizasyon yapacağız. Sonrasında kimse laf etsin istemiyorum. Bir süre bu konuda kimseyle konuşmamak en iyisi galiba mümkün olduğu kadar kendimle uğraşıp, ortak verilecek kararlarda, konuşulacak konularda kendimi ya da karşı tarafı savunmaya çalışıp derdimizi anlatmaya çalışıp hırpalanmak istemiyorum. Herşeyi yaşayarak ve zamanı geldikçe öğrenemezsem, daha aylar sonra olacak planlar için şimdiden böyle dertlenip strese girmeye devam edersem gerçekten sinir hastası olacağım ben. Şu aralar ciddi ciddi bi profesyonele danışıp fikir almayı bile düşünüyorum. Gerginlik bana göre değil bi yerden patlak vermez inşallah...

Kafalar şişti biliyorum ben daha bunları defalarca yazarım siz bana bakmayın ben de alışacağım...

Hiç yorum yok: