Ben Buyum...

Dünkü suratsız ve yağışlı Ankara havasına inat herşey yolunda gidiyor çok şükür. Daha rejime başlayalı üç gün olmasına rağmen kendimi şimdiden iyi hissediyorum şişliğimde azalmaya başladı bu da benim daha rahat hareket etmemi sağlıyor. Yediklerim noktasında tutturduğum düzenden gayet memnunum ve iki gündür yaptığım yürüyüş bu memnuniyetimi daha da arttırıyor. Dün akşam yağmur atıştırdığı halde kardeşimle beraber yürüyüşümüzü yaptık; önümüzde ki aylarda yaşayacağımız telaşeden, rejim sonrasında şaşırtmak istediğimiz insanlardan, benim evlilik hazırlıklarım, gelinlik modelim gibi çeşit çeşit konulardan konuşurken nasıl geçti anlamadık tam bir saat yürüdük. Kardeşle ben yürüyüşlerimizi bir yürüyüş parkurunda yapıyoruz ve dün saydık bir turda tam 525 adım atıyormuşuz hani derler ya günde 10.000 adım atmak gerekiyormuş diye yapılan hesaplamalara göre bu hedefi rahatlıkla tutturuyorum :)

Bu arada kilo geçmişimle ilgili olarak hiç bişey anlatmadığımı farkettim; ben çocukluğumdan beri tombalak bir yapıya sahibim hayatımın en zayıf dönemlerinde bile akranlarıma göre yapılı görünen bir tip oldum. Ben eski bir sporcuyum 7 yıllık profesyonel voleybol geçmişim var ve boyum 1.90 civarında, top oynadığım dönemlerde de hep atletik ama farkı belli olan biriydim. Sporu bıraktıktan sonra da kendimce hareketli kalmaya devam etsem de eski formumu yakalamam çok kolay olmadı. Şimdilerde ise eski sıkı ve fit halimi yakalamak amacındayım. Dünkü yazıma sağolsun nagiş ve siyahçöl de yorum yazmış ve kilo bildirimi konusuna değinmişler şu anda kilom tahminime göre uçuk rakamlarda tabii boyumun uzun olması bu negatifliği az çok tölere ediyor ama normal standartlardaki bir bayanla karşılaştırıldığında benim kilom bir obezite sorunu gibi bile anlaşılabiliyor :( o nedenle bu psikolojiyle tartılmaya cesaret edemiyorum. Şimdilik sayısal hedefler yerine içine girilemeyen kıyafetler gibi kıstaslarla kendimde olan değişimi takip etmeye karar vermiş durumdayım. Ama deli yanıma denk gelip gözümü karartırsam o zaman belki tartıyı ziyaret eder ve bu bilgiyi de burda paylaşırım. Yurdum insanları standartlar dışında kalan kişilere acımasız davrandığı için bu korkular yerleşti içime ben şimdilerde öncelikle irademe söz geçirmeyi öğrenerek kendime olan güvenimi yeniden kazanarak bu korkularımı yenmeyi amaçlıyorum. Birgün insanlar bana da alışacak eminim...

İşte bu da 2. gün yenilenler listesi :

sabah : kepek ekmeği kaşar ve naneyle yapılmış tost + yeşil çay

ara : su

öğle : zeytinyağlı semizotu ve bir iki parça haşlanmış brokoli

ara : 1 portakal

akşam : maydonoz ve dere otuyla yapılmış salata + 1 parça kaşar peynir

ara : 1 kase çağla